29 Mart 2012 Perşembe

İpekyol'un Yepyeni Ayakkabı Koleksiyonundan Size Özel Hediyeler…

2012 İlkbahar-Yaz koleksiyonları mağazaları renklendirmeye başlarken bu sezon İpekyol’un çok özel bir süprizi oldu.

Kendi tarzını yaratan şık ve modern İpekyol kadınları, giyimlerindeki tasarım ve kalitenin tamamlayıcısı olacak yepyeni İpekyol ayakkabı koleksiyonuyla buluşuyor.

Koleksiyon onlarca renk ve desenle yorumlanırken; Business, Smart Trendy, Smart Casual ve Elegant temalarıyla tüm zevklere hitap edecek gibi.

Bu özel koleksiyondan dilediğiniz 1 çift sizin olabilir! http://www.hurriyetaile.com/ipekyol sitesinde sizi, tüm koleksiyonu görebileceğiniz, İpekyol’a özel bir ayakkabı odası karşılıyor. Burada en beğendiğiniz ayakkabıyı seçip, size özel verilen linki paylaştığınız takdirde ayakkabı sizin! Tabi ki her hafta toplam 10 kişiye verilecek hediyelerden birini almanızın yolu, size verilen linki en çok paylaşan bu 10 kişiden biri olmak.

Ayrıca, göz atmak isterseniz, İpekyol web sitesi www.ipekyol.com.tr'de bütün İpekyol koleksiyonu yer alıyor. Sezon ürünleri iddialı olduğu kadar farklı temalarıyla beklentilerin üzerinde bir görsellik sunuyor.

Kampanya 23 Mart – 20 Nisan arasında Hürriyet Aile web sitesinde.

Bir bumads advertorial içeriğidir.





26 Mart 2012 Pazartesi

27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü Ücretsiz Etkinlikleri

27 Mart Dünya Tiyatrolar Günü. Tiyatroyu her zaman destekleyen Kadıköy Belediyesi, bu özel günü de unutmamış. Bilet fiyatı 30tl ve 40 tl olan "Paçi" oyununu saat 20.30'da Caddebostan Kültür Merkezi'nde ücretsiz olarak sunacak. Tek yapmanız gereken biraz erken gidip sıraya girmek. Ben İKSV'de Ubor Metenga buluşmalarına katılacağım için maalesef bu oyunu izleyemeyeceğim. Ama belki aranızda yarın bu fırsatı yakalama şansı olan olur. İzleyenler bloglarında yazsın lütfen, çok merak ediyorum. Şimdiden iyi seyirler. Ayrıntılı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz 

Şehir Tiyatroları'ndan yapılan açıklamaya göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Dünya Tiyatro Günü'nü Taksim Meydanı'nda gerçekleştireceği etkinlikle kutlayacak.Taksim Meydanı'ndaki İstanbul Büyükşehir Belediyesi İletişim Noktası önünde düzenlenecek etkinlikte Şehir Tiyatroları orkestrası, Müzik Direktörü Selim Atakan yönetiminde Şehir Tiyatroları'nda sahnelenen müzikallerden eserler seslendirecek.  


Dünya Tiyatro Günü'nde, Şehir Tiyatroları'nın 9 sahnesinde de oyunlar ücretsiz olacak. İşte o sahneler; Kadıköy Haldun Taner Sahnesi, Ümraniye Sahnesi, Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi, Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi, Fatih Reşat Nuri Sahnesi, Kağıthane Sadabad Sahnesi, Gaziosmanpaşa Sahnesi, Küçükçekmece Sefaköy Sahnesi'nde oynanacak oyunlar da ücretsiz izlenebilecek. Bilginize;)

Vee hediye çekilişi sonuçlandı;)

19 Mart'ta duyurduğum hediye çekilişi bugün sonuçlandı. Kütüphane haftasının başladığı günde kitap hediye etmek de pek anlamlı oldu;) Kimsenin aklına bir şey gelmemesi için önce bir program indirdim, tek tek isimlerinizi yazdım ve sonucun da fotoğrafını çektim. Kazanan arkadaşımız "Beyaz Kitaplık" oldu. Katılımınız için teşekkür ederim. Umarım bu ay pek ilgilenememiş de olsam sayfamı beğenmişsinizdir. Aklımda bir kaç hediye çekilişi daha var, lütfen takipte kalın;) hepinize iyi haftalar...

22 Mart 2012 Perşembe

Fotoğraf çekerler / severler için bir yarışma buldum

Facebook, twitter ve bloglarda, fotoğraf paylaşımından yola çıkarak instagram ve pinterestin de hayatlarımıza dahil olduğu şu günlerde Gençtur'un "Aklın Nerede Kaldı?" konulu bir yarışma düzenlediğini gördüm. Görünce gezgin fotoğrafçılar için paylaşmadan edemedim. Daha önce gittiğiniz yerlerdeki fotoğraflarla katılabileceğiniz yarışmanın ödülleri de müthiş;

"Kazanırsan interraille Avrupa’yı dolaşabilir, dilersen uluslararası gönüllü çalışma kamplarına katılabilirsin. Yeter ki daha önce gittiğin,  gezdiğin yerlerde bol bol fotoğraf çekmiş ol" diyen gençtur yarışması için detayları buradan öğrenebilirsiniz.

Aranızdan kazanan olursa bir bizimle paylaşır herhalde;) bol şanslar...
Belki yazılarıma da bakmak istersiniz;)
http://siirtlihamlet.com/index.php/yazar-yazlar--arsiv-/551-yueregi-burkulmak
http://migmedya.com/

21 Mart 2012 Çarşamba

Değer mi?

Seni beklemek,
ummak, hayal etmek, dilemek de acı.
kahve fincanlarının telvesinde
adını oluşturan harflere benzer şekiller bulup,
faldan yarınlar çizmek gibi 
bir kısır döngü,
kahvenin dibi gibi karanlık...
Bilmiyorum değer mi,
bir yudum köpük ve
sonunda benzemesini istediğim şekiler,
üç vakte kadar gerçekleşecek dileklerim için,
acı kahvenin, kahve rengini içip de, 
fincanımı yıkarken oluşacak tortular gibi,
dağılacağımı bilerek Seni Sevmek?
Sen söyle değer mi?
AYŞEN ILGIN


Dünya şiir günü kutlu olsun ve bugün başlayan bahar hepimiz için şiir gibi geçsin. Şiir gibi geçsin ki, yazın o şiirleri besteleyelim, yaz da şarkı gibi geçsin;)

19 Mart 2012 Pazartesi

HEDİYE ÇEKİLİŞİ

Blogumu takip eden, paylaşımlarımla ilgilenen siz değerli blog arkadaşlarıma bir hediye çekilişi düzenlemeye karar verdim. Biraz hediyelerden bahsetmek istiyorum. 

Kendi süslediğim bir hediye sepetinin içinde, Ayşe Sarısayın'ın Erdal Öz - Unutulmaz Bir Atlı kitabı  (Can Yayınlarından çıkmış 27tl değerinde, sıfır, jelatinli) Faber Castel'in kalem ve silgisi, nazar boncuklu dekoratif koku, bir kolye, küçük bir melek ve tabi ki kahvenize eşlik edecek bir çikolata (Bademli portakallı %54 kakaolu)




Bu benim ilk çekilişim ve sponsorum yok, dolayısıyla benim için fazlaca kıymetli;) Kazananlardan biri erkek olursa şayet, o da kullanamayacaklarını, kız arkadaşına, kardeşine, annesine verir artık;) Hediye çekilişlerinin devamı gelecek, bilginize;)
Bu hediye sepetine sahip olmak isterseniz, aşağıdaki şartları yerine getirmeniz yeterli;) 

***"Bu Siteye Katılın" bölümünden takipçim olun
*** Bu paylaşımın altına yorumla beraber size ulaşabileceğim bir mail adresi de eklemeyi unutmayın
*** Bu çekilişi blogunuzda duyurun
*** Bu çekilişi twitter ve/veya facebook adreslerinizde paylaşın ve bunu link vererek gösterin
Çekiliş sonucunu buradan 26 Mart Pazartesi günü açıklayacağım ve paketini kargoya vereceğim, hepinize bol şans;)

AYŞEN ILGIN






14 Mart 2012 Çarşamba

EVDE ZEBRA DESENİ

Annem için ev dekoruna el attığımızı daha önce de söylemiştim. Ben bu yıl zebraya takmış durumdayım. Araştırmalarım sonucu bulduklarımı paylaşmak istedim. Evde zebra deseni dokunuşları;)









12 Mart 2012 Pazartesi

FARELER VE İNSANLAR/ John Steinback

Fareler ve İnsanlar, bir kaç aydır kitağlığımda okunmayı bekliyordu. Bu kadar akıcı bir dille, beni hikayenin içine hapsedeceğini bilsem çok daha önceden okurdum. Konusuna dair hiç bir fikrim yoktu açıkçası ve bir tarlayı basan farelerle çiftçilerin savaşı tarzında bir hikayeden bahsedeceğini düşünerek okumayı hep erteledim. Pazar günü 110 sayfalık bu ince kitabı elime aldığımda bambaşka bir hikayeyle karşılaşınca hem sevindim, hem şaşırdım, hem de kızdım kendime.
Filmi de yapılmış olan Fareler ve İnsanlar kitabında baş rolde  iri yarı cüsseli, güçlü, fare, tavşan, köpek gibi tüyleri yumuşak hayvanları okşamaktan hoşlanan, saf ve zararsız Lennie ile ufak tefek ama akıllı, sürekli Lennie'yi gözeten Gerorge var. Birbirlerini hiç bırakmayan, bir hayal uğruna çalışıp didinen iki arkadaşın hikayesini anlatılıyor. Yazarın dili o kadar yumuşak ve hikayeyi o kadar gerçekçi anlatmış ki, içinde kaybolup giderken, zaman zaman olayın gidişatını tahmin edip, yapma Lennie, gitme, söyleme, karışma demekten kendinizi alamıyorsunuz. Sonunda ise, sizi tüm değer yargılarınızı yıkacak, bambaşka bir şey bekliyor...
Ben bir günde okuyup bitirdim, sizin de elinizde fazla kalacağını sanmıyorum. Nobel Ödüllü yazarın, MEB'nın 100 temel eseri arasına girmiş bu kitabını benim gibi okumakta geciken varsa hemen okusun derim...
İyi haftalar, iyi okumalar, kitapla kalın...
http://www.migmedya.com/yazarlar/aysen-ilgin/43-ubor-metenga.html
http://siirtlihamlet.com/index.php/yazar-yazlar--arsiv-/9-yazarlar/203

10 Mart 2012 Cumartesi

Akbank Sanat'tan Kısa Filmcilere "Bize Kısa Yeter" Diyen Tanıtım Filmi

Akbank Kısa Film Festivali bu sene 19-29 Mart arasında 8. kez sinemaseverlerle bir araya geliyor. Festivalde filmler ve atölye çalışmaları ücretsiz gerçekleşecek.

Festivalin tanıtım filmi de kısa film havasında çekilmiş. #bizekisayeter hashtag’iyle desteklenen tanıtım filminin görüntü yönetmenliğini, Altın Koza’da 2 kez en iyi görüntü yönetmeni ödülünü kazanan Feza Çaldıran yaptı. İsmail Orhan Toraman’ın yönettiği ve çok sayıda Kristal Elma sahibi Ömer Özyılmazel’in kurguladığı filmde; Klasik Türk Sanat Müziği’nin en önemli bestecilerinden Sadettin Kaynak’ın Çile Bülbülüm şarkısının farklı bir yorumuna yer verilmiş.

Kısa Film Festivali hakkında daha fazla bilgi almak için www.akbankkisafilm.com adresinden festival sayfasını ziyaret edebilirsiniz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

MATMAZEL NORALİYA'NIN KOLTUĞU / Peyami Safa

Peyami Safa maalesef daha önce okumadığım, okumakta geç kaldığım bir yazar. Yazarın okuduğum ilk kitabı olan Matmazel Noraliya'nın Koltuğu psikolojik ve felsefi bir roman. Konusunu yazmayacağım. Ama şunu söylemeliyim ki, bu roman nereye gidiyor, böyle bitecek herhalde derken, olaylar öyle bir hal aldı ki, şaştım, kaldım. Hikaye, günlük, aşk, psikoloji, felsefe, hayal gücü, gözlem müthiş bir kurguyla harmanlanıp romanlaştırılmış. Peyami Safa'nın edebiyatına hayran kaldım. Bu büyük yazara, üstada saygım sonsuzdur artık. Okumalısınız, anlatmakla olmaz derim. Kitaplığımda bekleyen "Canan" ve "Yalnızız" kitapları da var. Sanırım Yalnızız'a öncelik vereceğim. Altı çizili sözcüklerime gelince;)


...aşkın gıdası mesefa...
...aşk bir melekedir. onun tekniği uzun bir hasretin şiddetli bir ihtiyaç haline getirdiği samimiliği bertaraf eden bir ustalık istiyor. aşk bir hayaldir. ve realitenin bu kadar bol ışığına dayanamaz. onun kendisine göre bir itiraf tekniği olmalı.
...ben’in allah’ta yok olmaya koşması azizleri, insanlıkta yok olmaya koşması dahileri, millette yok olmaya koşması ise kahramanları yaratmıştır. 
...şimdi Selma’dan yazılı bir emir getir, kendimi balkondan aşşağı atayım.fakat yanımda olursa atmam. ben daima gaib’i seviyorum.hâzır’ı sevmiyorum. herkes biraz böyle.


Bulundu.
Ne? Ebedilik.
Bu, güneşin altında
Deniz yoludur.
---------------
Bulundu.
Ne? Ebedilik.
Bu, benim gözlerimin altında 
Senin bakışındır



http://siirtlihamlet.com/index.php/yazar-yazlar--arsiv-/9-yazarlar/203

http://migmedya.com/yazarlar/aysen-ilgin/43-ubor-metenga.html

İYİ OKUMALAR, İYİ HAFTA SONLARI...

7 Mart 2012 Çarşamba

BÜYÜK İKRAMİYE / Tiyatro Oyunu

Bugün Saba Tümer'de Pelin Ermiş konuktu ve Büyük İkramiye oyunundan bahsettiklerinde ben maalesef bu oyunu sizle paylaşmadığımı fark ettim ve hemen yazmaya koyuldum.
Büyük İkramiye’de rolleri, Devlet Tiyatrosu’nun usta sanatçısı Celal Kadri Kınoğlu, TV Starı ve başarılı TV programcısı Armağan Çağlayan, tiyatro ve televizyon dünyasının önemli kadın yüzü Suzan Aksoy, genç tiyatro ve dizi oyuncusu Pelin Ermiş ve genç oyuncu Yılmaz Sütçü paylaşıyor.
Ekranlarda sert mizacı ve sivri diliyle tanıdığımız Armağan Çağlayan'ı oyuncular listesinde görünce zihnimde biraz ön yargı oluştuğunu itiraf etmeliyim. Kendisini oynayan Armağan Çağlayan öyle başarılıydı ki, kırk yıllık oyunculara taş çıkarır. Beni utandırdı gerçekten. Oyunda kostümler ve müzikle dekor yarışıyordu. Gösterişli, özel bir dekor kuruldu. Oyunculuklara ve senaryoya söyleyecek lafım yok öyle çok güldüm, öyle çok eğlendim ki, defalarca izleyebilirim. Size de kendinize bir iyilik yapın ve bu oyuna bütçe ayırıp gidin derim.



Oyunun Konusu;
Oyunda, Fındıkzade’de oturan mazbut bir Türk ailesinin rüyasının gerçekleşmesi üzerine yaşanan olaylar anlatılıyor. Ateş Ailesi,yıllardır umut yitirmeden oynadıkları şans oyunuyla 25 milyon TL’lik büyük ikramiyeyi kazanır. O güne dek özendikleri lüks hayata paranın gücüyle sahip olmaya çalışırlar. Değişen yaşamları izleyiciyi sahneye kilitler.Gülünç olansa henüz evlenememiş kızlarını, cemiyet hayatının asil ruhuna parayla büründüreceklerine inanmalarıdır.Oyunun en büyük sürprizlerinden biri de tam bu noktada ortaya çıkar. Kızlarına cemiyet hayatının inceliklerini öğretmesi için gözlerine kestirdikleri isim ünlü televizyoncu Armağan Çağlayan’dan başkası değildir. Güzellikle değilse de zorla…Çağlayan, magazin hayatının acımasız gerçeklerini ve cemiyet hayatının yönlerini genç kıza öğrettiği rolüyle, tıpkı Fransa’daki orijinal versiyonda olduğu gibi kendisini oynar.

Oyunun biletleri Biletix’ten satışa sunulmuş olup, bilet fiyatları : tam 40 TL, indirimli 30 TL’dir. Büyük İkramiye ile ilgili geniş bilgi www.tiyatrokare.com.tr adresinden ya da  (212) 2301618 numaralı gişe telefonundan ulaşılabilir.
İyi Seyirler;)

6 Mart 2012 Salı

BUGÜN BENİM DOĞUM GÜNÜM;)


Veee bugün benim doğum günüm;)  Mutlu, huzurlu ve sevdiklerimle bir arada olacağım sağlıklı bir hayata sahip olmayı diliyorum. Bir de kitabımın çıktığı bir yaş olsun;)

2 Mart 2012 Cuma

Kartalkaya'yı Ateşleyenler

Hayalin bir dağın tepesine karlarla kaplı olsa da ateşle iz bırakmak kadar zor bir şey olsa bile peşini bırakma. Önce hayal eder, sonra o hayale inanırsın; nasıl yapabileceğini tasarlar ve denersin, yılmadan. Yeterince denersen, neden olmasın?

Onlar tam da bunu yaptı. Karlarla kaplı Kartalkaya’nın zirvesine ateşle iz bırakabileceklerine inandılar. Burn, sadece ihtiyaç duydukları cesaret ve enerji desteğini sağlayarak bir hayali ateşledi. Onlar da tutkularının peşinde yola çıktılar. Boardlarını hazırladılar, pompalarla modifiye ettiler, rampalarını kurdular ve kaydılar. Olmadı, baştan aldılar, onları amaçlarına ulaştıracak şartları gerçekleştirmeyi başarana kadar, tekrar tekrar.

Ve 3. gün de bitip gece yarısı olduğunda Kartalkaya’da istedikleri ateşi yakmayı başardılar. Çektikleri videoyla da ‘İçindeki kıvılcım nasıl kocaman bir ateşe dönüşür’ü hepimize gösterdiler. Tutku ve cesaretle yanmayacak ateş yoktu, inandık. Burn, gençleri tutkularından başka bir şeye kulak asmadan, istediklerini alana kadar denemeye, vazgeçmeden denemeye çağırıyor. Tutkuları cesaretle besleyen kocaman bir ateş yakmak için Burn gençleri ateşlemeye devam edecek.

İçindeki kıvılcımı farket ve büyüt. Burn ateşler.

http://www.facebook.com/BurnTurkiye

Bir bumads advertorial içeriğidir.

1 Mart 2012 Perşembe

UBOR METENGA

Bugün http://www.migmedya.com/yazarlar/aysen-ilgin/43-ubor-metenga.html sitesinde yayınladığım haberi sizlerle de paylaşmak istedim. Bu etkinlikleri şimdiye kadar sizle paylaşmadığım için pişmanım doğrusu. Ama bundan sonra Ubor-Metenga etiketi altında her ay okuyabileceksiniz. Video çekimi yüklendiğinde onu da sizinle paylaşacağaım. İyi okumalar

Ubor Metenga, Oğuz Atay’ın Korkuyu Beklerken adlı kitabında, olmayan bir dilde mektuplar yazan örgütün adı. Aynı zamanda Yekta Kopan, Ayfer Tunç, Murat Gülsoy’un  Salon İksv ‘de hemen hemen her ay düzenledikleri ve Oğuz Atay’ı anmak amacıyla ismini verdikleri bir edebiyat etkinliği. Ubor Metenga’da şimdiye kadar edebiyatımızda yer edinip, büyük katkısı olan ve ne yazık ki, kaybettiğimiz yazarlarımızı önceden belirledikleri bir öyküsüyle/kitabıyla tartışıp, anıyorlar. Salon İksv’de yapılan bu hikaye, yazar çözümlemelerine tabiî ki edebiyatseverleri de dahil ediyorlar. Üstelik ücretsiz olan Ubor Metenga etkinliği için İksv’ye mail atıp rezervasyon yaptırmak yeterli. 28 Şubat’ta gerçekleşen etkinlikte sözlük yazan bir yazar, ressam, reklamcı ve şair olan 2011 Haziran’da kaybettiğimiz Hulki Aktunç’u ‘Lodos Düğünü’ adlı öyküsüyle andık. Önce hikaye okundu banttan. Sonrasında öykü ve yazarın kalemi, kişiliği üzerine konuştuk.
Unutmadan; Hulki Aktunç’un son çıkardığı kitabı Erotologya’yı YKY  basımıyla da bulabilirsiniz. Aklımda kalan birkaç cümleyle yazımı tamamlarken bir sonraki buluşmanın  27 Mart’ta Tomris Uyar’ın ‘Dikkat Kırılacak Eşya’ adlı öyküsü olduğunu hatırlatmak isterim. İksv’nin internet sayfasında etkinliği duyurmasından itibaren rezervasyon yaptırabilirsiniz. Bir saatlik etkinlik sonrasında dışarıdaki kokteylde yazarlarla konuşma, soru sorma fırsatınız da oluyor.  Orada görüşmek üzere;

*Lodos Düğünü, görsel bir hikaye, okuyana kişileri sevdiren bir yaklaşımı var. Tebligat getiren kötü haberciye karşı bile insan kin duyamıyor
*Günümüz edebiyatı bize kötüyü sunuyor. Oysa burada anlatılan iyi şeyler
*Modern edebiyatın köşe taşlarından olan Hulki Aktunç, klasik iyi kötü şablonuna sığmıyor
*Dille duyguları inceltiyoruz. Halbu ki, Hulki Aktunç, olmayan duyguları anlatıyor bize. (Murat Gülsoy)
*Post modern edebiyatı bilmeyen, Don Kişot’u anlayamaz. (Murat Gülsoy)
*İyi edebiyatın yaptığı hayatımızı başka bir basamağa çıkarmaktır. Hepimiz bir dahaki balık ayıklayışımızda öyküdeki tasvirleri hatırlayıp, düşüneceğiz. (Yekta Kopan)
*Zihin gözüyle elleyip, dokunabilmek edebiyatının dilinin gücüdür
*Okumak, kesme, dikiş, düğme, ilik, hiç birini kalfaya bırakmadan yazan bir yazar Hulki Aktunç. Edebiyat gizli dikişlere kadar uzanan bir terziliktir. (Ayfer Tunç)
*Eskiyen onarılır, yıkılmaz. Hulki Aktunç dil eksiltmeyi, dil ekonomisini çok severdi. O az kelimeyle çok şey  anlatan modernist bir yazar, modernist bir entelektüeldi. (Ayfer Tunç)
*El emeği ortadan kalkınca, ürünler tekleşti. Her şey birbirinin aynı oldu. Dünya tek bir düzene dönüştü. Tüm büyük şehirler birbirine benziyor.(Ayfer Tunç)
*Kentsel dönüşüm, kentsel aynılaşma değildir. (Yekta Kopan)

AYŞEN ILGIN